18 Ağustos 2015 Salı

18 Ağustos 2015

Cevabını asla öğrenemeyecegim bir soru mahvediyor şimdi tüm gece ve gündüzümü. Bu gerçeği öğrenemeyecek olmanın pişmanligi öldürüyor beni. Herşeyden herkesden hırsımı hıncımı alamayacak kadar nefret ediyorum. Kendi benliğimi bir mengenede sıkıştırsam ve bedenimdeki tüm damarların içindeki kanı soğutabilsem. Ardımda iz bırakmadan yapmanın bir yolu olsa ve ben yok olduğumda hiç yaşamamış, bu dünyaya hiç gelmemis olsam. Bu öyle bir yokluk ki hiç var olmamak aslında.  Son günlerimi acizce, kimsesiz bir yatakta sancılar içinde kivranarak geçirmek istememin kime ne zararı var? Bir anda değil de yavaş yavaş, tüm günahlarımin bedelini ödeyerek ölmek istemememin neyi garip. Neyini sevdim ki bu hayatin, ne zaman sevdim ki.  Ne zaman elimdekinin kıymetini bildim? Her lütfun sonunda mutlak bir hata yaparak herseyiYok etmenin bir yolunu bulmadim mi? Kendi kendine kötülük yapma rekoru kırıyorsam ve ruhuma bunca kötülük yapıyorsam insanlar sadece bedenimdekileri görmek zorunda mi? Kanser olmalıyım dimi, çaresiz hastalıklara tutulmaliyim. Anca o zaman anlar bu aciz insanlar. Gerçekten acı çektiğimi ispatlayacak hiç mi birşey yok bu hayatta. İntihar etmem gerekiyor belki de....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder