9 Haziran 2011 Perşembe

09 Haziran 2011

Yokmuş tarifi her duygunun, bu gece kelimeler böylesine boğazıma düğümlenince anladım. Anladım ki ne geçmiş ne gelecek, işte böyle ortada biyerlere sıkışmışız. Unuttuğumuzu sandığımız ne çok şey var ki hayatta birer birer su yüzüne çıkmaya yeminler etmişler.Bir var bir yokuz derken gelip geçiyoruz hayatın debdebelerinin arasından. Mutluydum,değildim derken sabrın en sağlam iplerine sarılmıştık.Birden bitti şafak söktü güneş doğdu ne büyük mükafat ya rab yine batarsa güneşimiz, yine gelirse alacakaranlık?  Hayallerin gerçek olduğunu görmek, ölüp ölüp dirilmek gibiydi.Sahi kaç kere öldüm ben bu hayatta,kaç kere kendi ellerimle gömdüm kendi cansız bedenimi,kaç kere yeniden doğup sıkıca sarıldım hayata?

   Bazen bir iz,bir ses,bir koku hatırlatır derler ya herşeyi, bu benzetme yalnızca  sevgiye dair midir? Nefreti,kini anlatacak söz söylenmedi mi henüz?